CHP Kadın ve Çocuk Hakları İnceleme ve İzleme Komisyonu Başkanı Candan Yüceer 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Yüceer mesajında şunları ifade etti:
Yaşamın her alanında toplumsal cinsiyet eşitliği eksiksiz olarak sağlanmadan tam bir demokrasiden ve insan haklarından söz etmek mümkün değildir.
Nüfusun yüzde 50’sini oluşturan kadının temsil edilmediği demokrasi, eksik bir demokrasidir.
Kadınların mücadele tarihinin sembolü, mihenk taşı olan 8 Mart Dünya Emekçi Dünya Emekçi Kadınlar Günü kadınların eşit, adil ve özgür bir Dünya için seslerini, sözlerini yükselttikleri en özel gündür.
Kadınların her gün katledildiği, erkek şiddetine maruz kaldığı, eğitimde, istihdamda, siyasette varla yok arası olduğu, sosyal hayattan dışlanmak istediği bir ülkede kadınların sadece bir gün bile olsa seslerini duyurabilmesi açısından anlamlıdır.
Ancak iktidar, kadınların taleplerini yüksek sesle dile getirebildiği tek bir güne bile tahammül edememektedir.
8 Mart’ta toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, erkek şiddetine, kadın kimliğine yönelik baskılara, şiddete, kendi bedeni üzerinden politikalar üretilmesine karşı haklı taleplerini haykırmak üzere meydanlara çıkmak isteyen kadınlar, OHAL bahane edilerek engellenmek istenmektedir.
Yasağa, baskılara rağmen meydanlara çıkan kadınlar polis şiddetine maruz kalmakta, gözaltına alınmaktadır.
Son 15 yılda kadını ve kadın haklarını kıskaca alan, kadınların tüm kazanımlarına göz diken iktidar, kadınların birliğinden, hak arayışından korkmaktadır.
“Kadın erkek eşit değildir” zihniyeti altında toplumdan soyutlanmak istenen, işsizliğin, yoksulluğun, cinsiyet temelli ayrımcılığın en ağır faturasını ödeyen kadına yönelik bu şiddet asla kabul edilemez.
Geçtiğimiz yıl 409 kadının katledildiği ülkemizde Şubat ayı sonu ile 75 kadın cinayete kurban gitmiştir.
Bu şiddetin baş sorumlusu, siyasi irade ortaya koymayan, var olan mevzuatı ve imzalarımız olan uluslararası sözleşmeleri uygulamayan, iktidarın kadına yönelik çağdışı bakış açısı ve ikiyüzlü politikalarıdır.
İyi hal indirimi, takdir indirimi altında yaratılan cezasızlık kültürüyle, tacizciyi, tecavüzcüyü, saldırganı koruyup kollayıp, mağduru yok sayan bir hukuk sistemiyle kadına yönelik şiddet önlenemez.
İktidarın baskı ve yasaklarına rağmen biz kadınlar 8 Mart’ta güçlü bir şekilde eşitlik ve özgürlük taleplerimizi haykırmak için yine meydanlarda olacağız.
Mücadelemiz kadının ve erkeğin eşit olduğu, kadının şiddete, ayrımcılığa uğramadığı, kadın emeğinin değerli olduğu özgür bir Türkiye içindir.
Onurlu mücadelemiz, kadın dayanışmasıyla, hayatın her alanında eşit haklara sahip bir ülke inşa edene kadar sürecektir.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kalktığı, kadının ayrımcılığa, şiddete uğramadığı, kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmediği bir dünyada yaşama umudu ve dileğiyle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyoruz.
Bir yanıt bırakın