2015 yılında Ergene Nehri’nin kirliliği ile ilgili açıklama yapan AK Parti Tekirdağ Milletvekili Metin Akgün, Ergene Havzası’na 2 milyar liralık yatırım yapıldığını belirterek, “2017’de inşallah Ergene Nehri’nde balık tutulacaktır.”demişti.
Daha önce de Ak Parti Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı iken konuşan Mustafa Yel: Günlük yaklaşık 500 bin metreküp su arıtılarak Marmara Denizi’ne derin deşarj ediliyor. Dünyanın en büyük çevre projesi şu anda hükümetimiz tarafından uygulanıyor. Biz buna Büyükşehir Belediyesi olarak destek veriyoruz. Sultanköy’den başlayarak Kumbağ’a kadar olan kıyı kesimlerimizde tüm kentsel arıtma tesislerini bir araya getirerek inşallah bu kanala vereceğiz. Bu sayede hem Marmara Denizi’ni, hem de Çorlu Deresi’ni kirlilikten kurtarıyoruz. 2016’da bu projenin sonucu olarak, hayal olarak nitelendirilen durum gerçek olacak ve yıl içerisinde bu derelerimizde mutlaka balık tutacağız. İddiamız budur” şeklinde konuşmuştu.
Bakanları Ergene’de yüzmeye ve balık tutmaya Trakya’ya bekliyoruz
Geçen yıl ise CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer mecliste yaptığı açıklama da “2011 yılından önce Orman ve Su İşleri Bakanı Sn. Veysel Eroğlu “Bizim hedefimiz 2014 yılında Ergene Nehri’ni temiz bir hale getirmek. Biz Haliç’i temizlemişiz, bizim için bu çocuk oyuncağı” demiştir. Daha sonra Sn Bakan 2015 yılında Ergene’nin tertemiz akacağını ve Ergene’de yüzeceğini iddia etmiştir. Sağlık Bakanı Sn. Mehmet Müezzinoğlu da 2013 yılında “İnşallah iki yıl sonra hep birlikte Ergene’de balık tutacağız” ifadelerini kullanmıştır. Bu söylemler ışığında Ergene’ye yönelik vaatler ne zaman hayata geçirilecektir? Ergene ne zaman temiz akmaya başlayacaktır? Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’na ve AKP Tekirdağ Milletvekili Mustafa Yel’e seslenen Yüceer, “Sayın Bakanım, sayın vekilim; bari cümleleri değiştirin de insanlar inansın. 2011 yılından bugüne “Balık tutacağız.”, “Haliç’i temizledik, Ergene’de de yüzeceğiz” dediniz. 2011 yılında, 2015 yılında Ergene’yi temizleyeceğinizi söylediniz. Bugün 2019’un sonu diyorsunuz. Bu, ne gelmez bir son! Siz on beş yıldır iktidardasınız.” ifadelerini kullanmıştı.
Aradan geçen yıllara rağmen Trakya ve ilçemizin de en büyük sorunu haline gelen dereler de bir gelişme gözlenmedi.
İlçemizden Çorlu Çayı ve Ergene Nehri Geçiyor.
İlçemizin en büyük sorunu ise iki tarafından da sanayi atıklarının atıldığı derenin geçmesi. Tekirdağ istikametinde bulunan Çorlu Deresi, Karıştıran mevkiinde bulunan Ergene Nehri ile İnanlı mahallesinde birleşiyor. Dolayısıyla Muratlı’nın tüm çevresini dolaşan bu dereler her taraftan zehir saçıyor. 4. derece kirli su halini alan Ergene Nehri’nde tek bir canlı yaşamamaktadır. Hatta daha önce Uzunköprü’de nehire atlayan bir genci aramak için çalışma yapan AFAD ekipleri nehrin aşırı derecede kimyasal madde taşıması nedeniyle suya girememiş. AFAD ekiplerinin yanı sıra Tekirdağ’dan gelen dalgıç polisler de, Ergene Nehri’nde kansere yol açan yüksek derecedeki kirlilik nedeniyle sualtına inemezken, aramalar botlarla su üzerinden yapılabilmişti.
Yaptığımız araştırmalar neticesinde bazı fabrikaların arıtmaya bağlı olması gerekirken hala atıklarını derelere bıraktığı gözlemlendi. Fabrika bacalarının yeterince zehir saçtığı hatta yaz aylarında bile temiz hava soluyamadığımız ilçemizde birde derelerin temizlenememesi adeta Muratlı’yı yaşanmaz bir ilçe haline getiriyor.
Bir taraftan Muratlı girişindeki yağ fabrikasının kokusu hem ilçemizi hem de doğayı kirletmekte. Yaz kış fark etmeden kasabayı pis bir koku kaplamaktadır.
Yerel yöneticilerin bu konularda hiç bir şey yaptığı yok.
Muratlıda insanı bırakın canlı yaşaması için sakıncalı bir yer. havası suyu her yeri pislik içinde.